Bolonez sosun doğduğu şehir İtalya’nın gastronomi başkenti olarak bilinmektedir. Ortaçağ mimarisi, kırmızı tuğlalardan yapılı binaları ve kuleleri ile turistlerin ilgisini hak eden şehirde tüm tarihi ve turistik yerlere yürüyerek ulaşmak mümkündür. Şehrin tarihi milattan önce 600 yılına kadar ulaşmaktadır. İlk olarak Etrüksler tarafından kurulmuş ardından Galyalılar ve Romalıların eline geçmiştir. Şehirde ortaçağda zengin ailelerin gösteriş ve korunma amaçlı inşa ettiği 21 adet kule bulunmaktadır. Çok daha fazla sayıda inşa edilen kulelerden günümüze sadece 21 tanesi kalmıştır. Kentte bulunan Bologna üniversitesi dünyanın en eski eğitim kampüsü olarak bilinmektedir. Özellikle 15. Yüzyıldan sonra hukuk ve bilim alanında eğitim vermeye başlayan okul günümüzde de İtalyan eğitim sisteminde önemli bir yere sahiptir. Adeta bir açık hava müzesi niteliğinde olan eski şehir merkezi ortaçağdan günümüze bütünlüğünü korumuştur. Venedik ve Floransa’nın tam ortasında bulunan kent turist gruplarının tercih ettiği şehirlerden birisidir.
GEZİLECEK YERLER:
Her İtalyan kentinde olduğu gibi Bologna’da da birden çok tarihi meydan bulunmaktadır. Bologna’da en popüler, en canlı meydan Piazza Maggiore’dir. Şehrin kalbi olan meydan birden fazla tarihi binayı etrafında bulundurmaktadır. Bunlardan biri 1381 yılında inşa edilen noterler binası yüzyıllar içerisinde tadilatlar görerek günümüze gelmiştir. Meydanda bulunan Neptün çeşmesi de görülebilecek bir diğer eserdir. Mitolojide deniz ve su tanrısı olarak bilinen Neptün heykelinin altında bulunan çocuk heykelleri de ellerinde balık ve su ile şehre bereket sunmaktadırlar. 15. Yüzyılda gotik mimari ile inşa edilen San Petronio bazilikası ise meydanda tüm ihtişamı ile yer almaktadır. Dünyanın en büyük 15. Kilisesi olan yapı 132 metre yüksekliğe sahiptir. İnşasına başlanılan tarihte yaşanan ekonomik sorunlar sebebi tamamlanamayan eser sonraki yüzyıllarda farklı mimarlar dokunuşlarına sahne olmuştur. Ancak günümüzde de dış cephesinde eksik kalan, bitmemiş yerler bulunmaktadır. Kentte yaşayan zengin ailelerin kendi ihtişamlarını sergilemeleri ve savunma amaçlı inşa ettikleri yaklaşık 180 kuleden günümüze kalanlar arasında en ünlü olanları iki kulelerdir. Asinelli ve Garisende kuleleri isimlerini kendilerini inşa eden ailelerden almaktadır. Günümüze eğik olarak ulaşmaları da turistlerin ziyaret sebeplerinden biridir. İki aile arasındaki statü savaşının ürünü olan kuleler yapımı 11. Yüzyıla dayanmaktadır. Eski şehir merkezinde bulunan saray Palazzo Comunale günümüzde belediye binası olarak hizmet vermektedir. 13. Yüzyılda inşa edilen binanın içinde ortaçağdan kalma heykel ve resimlerin sergilendiği küçük bir galeride bulunmaktadır. Şehrin görmeye değer başka müzeleri de bulunmaktadır. Ulusal müze Pinacoteca Nazionale’de şehrin ortaçağa ait tüm eserleri sergilenmektedir. Ayrıca arkeoloji müzesi de Roma tarihine ilgisi olanları kendine çekmektedir. Şehrin ve dünyanın en eski üniversitesinin binasını da görmemek olmaz. Palazzodell’Archiginnasio 15 yüzyıldan yakın döneme kadar üniversite binası olarak kullanılmış günümüzde ise kentin kütüphanesidir. Kentte Roma döneminden kalma eserlerde bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi sonraki yüzyıllarda kentin azizi ilan edilen Petroniu tarafından 5. Yüzyılda Romanesk mimari ile inşa edilen SantaStefano Bazilikasıdır. Tanrıça İsis tapınağı üzerine yapılan eserin çoğu bölümü 11. Yüzyılda tadilat görmüştür. Tarihi yerleri gördükten sonra eski şehir merkezinin kırmızı tuğlalı binaları ve dar sokaklarında keyifli yürüyüşler sizi beklemektedir. Ekonomik Avrupa turlarımızda tüm bu yerleri rehberlerimiz eşliğinde gezebilirsiniz.
YEME İÇME:
İtalya dediğimizde akla ilk gelen şey pizza ve makarna olsa da aslında çok geniş bir yemek kültürüne sahip olan ülkenin neredeyse her şehri birbirinden farklı lezzetler sunmaktadır. Bol zeytinyağı tüketen ülkede deniz ürünleri de ciddi oranda tüketilmektedir. Her bölgede bulunan ve tüm ülkenin geleneksel yemekleri arasında sayılan pizza, risotto ve çeşit çeşit soslar ve malzemeler yapılan makarna yer almaktadır. Ancak özellikle pizza neredeyse ülkenin her şehrinde farklı tariflerle yapılmaktadır. Şarap konusunda dünyanın Fransa’dan sonra ikinci ülkesi diyebileceğimiz İtalya’nın bağları da meşhurdur. Özellikle Toscano vadisinin Chianti bölgesinde üretilen şaraplarını denemenizi tavsiye ederiz. Dondurma denilince dünyanın en önde gelen ülkesi İtalya’nın her şehrinde onlarca çeşit el yapımı dondurma bulabilirsiniz. Tatlı konusunda çok çeşitlilik sunmayan şehirde tüm İtalya’da olduğu gibi tiramisu tüm yemeklerin arkasından yenilebilecek en güzel tatlıdır. Bologna’ya ayrı bir parantez açmak gerekebilir zira ülkenin ve dünyanın gastronomi başkentlerinden biridir. Bolonez sosun mucidi olan şehirde tabi ki bolonez soslu makarna yemek ilk seçenek olacaktır. Kent restoranlarının menüsünde bolonez soslu makarnayı Ragu olarak görebilirsiniz. Bir çeşit bazlama olan Tigelle ise kentte bolca tüketilmektedir. Tüm İtalyan lezzetlerini bulabileceğiniz şehir size bu yemekleri kendi sunumları ile tattıracaktır.Ekonomik Avrupa turlarımızda bu lezzetleri tadabilirsiniz.
GECE HAYATI:
Eski şehir merkezinde bulunan restoranlarda müzik eşliğinde akşam yemeğinizi alıp şaraplarınızı yudumlayabilirsiniz. Daha canlı bir şeyler arıyorsanız öğrenci kenti olan Bologna sizi tatmin edecektir. Şehirde Zamboni ve Mascarella caddelerinde bulunan gece kulüplerini tercih edebilirsiniz. Genelde cuma ve cumartesi günleri yoğun olan mekânlar yılın belli zamanlarında canlı performanslara sahne olabilmektedir.
DİN:
Ülkenin nüfusu Katolik Hristiyan olarak tanımlanmaktadır. Ancak göçmenlik veya kişisel tercihlere göre farklı dinlere mensup insanlarda bulunmaktadır.
İKLİM:
Ülke ve şehir kuzey yarımkürede Avrupa’nın güneyinde yer almaktadırlar. Denize yakın olan şehir ılıman bir iklime sahiptir. Kışları serin ve soğuk, yazları ise deniz seviyesinden çok yüksek olmadığı için 30-35 derece arası bir sıcaklığa sahiptir. Özellikle yaz aylarında nem rahatsız edici olabilmektedir.
NÜFUS:
375 bin nüfusa sahip şehirde genel yerleşim merkez ve yakın köylerdedir.
DİL:
Ülkede İtalyanca konuşulmaktadır. Turistik bölgelerde çoğunlukla İngilizce bilinmektedir.
PARA BİRİMİ:
Avrupa Birliğine dâhil olan ülkenin para birimi Euro dur. Şehirde buluna döviz ofislerinden yanınızda bulunan para birimlerini çevirebilirsiniz. Ancak tüm para birimleri düşük kurlardan ve komisyon karşılığı bozulmaktadır. Dolayısı ile yanınızda Euro para birimi ile gitmenizi tavsiye ederiz.
ŞEHİR İÇİ ULAŞIM:
Şehirde her yere ulaşan otobüs ağı bulunmaktadır. Küçük bir merkeze sahip olan şehri yürüyerek gezmek mümkündür. Ancak ihtiyaç duyarsanız tek kullanımlık biletler ile ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. Bisiklet kiralamak tarihi noktalar arasında gezmek için iyi bir alternatif olabilir.
SAAT FARKI:
Ülkemiz ile İtalya arasında 1 veya 2 saat fark bulunmaktadır. Bulunduğumuz tarihe göre değişen farkı ülkeye giderken kontrol edebilirsiniz.
ELEKTİRK:
Ülkede 220 volt prizler kullanılmakta ve fişlerimize uygundur. Ancak otel odalarında az sayıda priz olabileceğini düşünerek üçlü priz götürebilirsiniz.
VİZE:
Avrupa Birliği sınırları içerisinde yer alan ülke Shengen vizesine tabidir. Vize koşulları ve gerekli evraklar konusunda mutlaka bir uzmandan destek alabilirsiniz.
