Müttefikler tarafından 2. Dünya savaşında yerle bir edildikten sonra tekrar ayağa kalan şehir mücevher kutusu olarak da anılmaktadır. Barok ve rokoko mimarinin Floransa’dan sonra en çok sergilendiği şehirde tüm yapılar aslına uygun şekilde yenilenmiştir. Eski yapının taşları koyu renkli ancak yenilenme esnasında kullanılan taşların açık renkli olması yenilenmenin izini tüm yapılara yansıtmıştır. Tam olarak sayısı bilinmese de yakın tarihte büyük acılara sahne olmuş ve binlerce insan 2. Dünya savaşında ölmüştür. 700 yıllık tarihi sahip olan kentin ismi Bataklık Ormanlar Sakinleri anlamına gelen Drezdane kelimesinden gelmektedir. Elbe nehri kıyısına küçük bir balıkçı kasabası olarak kurulan şehir 18. Yüzyılda Kral Augustus sayesinde Avrupa’nın kültür ve sanat merkezlerinden biri olmuştur. Günümüze gelen birçok yapı bu yıllarda inşa edilmiştir. Bugün şehrin sokaklarında gezerken kendinizi ortaçağ Avrupa’sında hissedeceksiniz. Bu mimari sayesinde son yıllarda turistlerin de gözde gezi noktaları arasına girmiştir. Kent meydanında bulunan faytonlar ve heybetli atları ile küçük bir tur yapıp kendinizi başka zamanlara taşıyabilirsiniz.
GEZİLECEK YERLER:
Şehir merkezine ulaştığınız zaman tüm tarihi yapılara yürüyerek çok kısa sürelerde ulaşabilirsiniz. Elbe nehri kenarında yer alan tiyatro meydanında Semper tiyatrosu ve Hofkirche katedrali karşı karşıya konumlanmıştır. 17. Yüzyılda yapılan kilise barok mimari ile inşa edilmiş ve yakın zamanda katedral unvanını almıştır. Saksonya eyaletinin operası Semper ise yapıldıktan sonra bir yangın ve bir savaş sonucunda iki defa yok olmuş ve tekrar yapılmıştır. Nehrin karşı kıyısında bulunan Kadınlar kilisesi görmeniz gereken yapılar arasındadır. 11. Yüzyıla dayanan eser ilk olarak Sevgili Kadınlar ismi ile inşa edilmişti. 2. Dünya savaşının ardından sadece bir duvarı ayakta kalan yapı yakın zamanda yıkıntılarından ayağa kaldırılmıştır. Şehrin müzeleri arasında yer alan Kral Agustus’un sarayı Zwingler’i belli bir ücret karşılığı gezebilirsiniz. Sarayın iç mimarisi ve sergilenen tabloları ile ilginizi çekebilir. Şehrin sokaklarında yürürken bir açık hava müzesine de şahit olacaksınız. Duvarlara kazınan figürler ile Sakson Krallığının tarihinin betimlendiği Fürztenzug’u mutlaka görmelisiniz.Ekonomik Avrupa turlarımızda tüm bu yerleri rehberlerimiz eşliğinde gezebilirsiniz.
YEME İÇME:
Sakson mutfağı ile özdeşleşen şehir geleneksel tatları günümüze taşımıştır.Ülkenin tüm şehirlerinden gelen bira çeşitleri ile hamburger veya sosisli tüketmek çok keyifli olmaktadır. Özellikle beyaz bira anlamına gelen Weissbier’i denemenizi tavsiye ederiz. Şehrin her yerine yayılan birahanelerde her türlü birayı tüketebilirsiniz. Genellikle küçük bardaklarla servis edilen biralar hafif içimlidir. Tabi biranın yanında olmazsa olmaz patates şehirde yaygın olarak yemeklerde de kullanılmaktadır. Sosis ise Almanların önde gelen atıştırmalığıdır. Tercihinize göre dana etinden de yapılan sosisler bulunmaktadır. Şehirde hamur işleri ile kızartılmış domuz ürünleri ve şinitzelde yaygın olarak tercih edilmektedir. Tatlı konusuna ayrı bir parantez açmamız gerekebilir zira Almanlar pastaları ile ünlüdür. Kent merkezinde neredeyse tüm kafelerde bir tatlı dolabı bulunmakta ve birbirinden farklı onlarca çeşit sizler için sergilenmektedir.
GECE HAYATI:
Almanların genel olarak gece hayatı kültüründe birahaneler yer almaktadır. Şehrin her noktasında bulabileceğiniz bu mekanlarda biralarınızı yudumlayıp keyifli zaman geçirebilirsiniz. Daha hızlı bir gece hayatı bekliyorsanız kulüpleri tercih edebilirsiniz. Genelde hafta sonu cuma ve cumartesi günleri yoğun ilgi gören mekanlar giriş ücreti isteyebilir.
DİN:
Ülke genel olarak Hristiyanlık mezheplerine sahiptir. Ancak göçmenlik durumuna göre nüfusun belli bir oranı başka dinlere de inanmaktadır.
İKLİM:
Ülke ve şehir kuzey yarımkürede Avrupa’nın kuzeyinde yer almaktadırlar. Karasal iklime sahip olan şehirde kışlar serin veya soğuk, yazları ise 20 - 25 derece arası bir sıcaklığa sahiptir. Kar yağışı yılın belli aylarında görülebilmektedir.
NÜFUS:
500 bin nüfusa sahip şehirde genel yerleşim merkezdedir. Nüfusun küçük bir kısmı göçmenlerden oluşmaktadır.
DİL:
Ülkede Almanca konuşulmaktadır. Ancak neredeyse ülkenin tamamında İngilizce ikinci dil olarak bilinmektedir.
ŞEHİR İÇİ ULAŞIM:
Yaygın otobüs ağına sahip olan şehirde ulaşım kolay sağlanmaktadır. Turistler için şehir içi ulaşımda günlük kart uygulaması bulunmaktadır. Eğer gün içinde birden çok yere ulaşım sağlayacaksanız bu kart sizin için daha ekonomik olacaktır. Ayrıca kent merkezinde turistik faytonlar da bulunmaktadır. Şehrin taş sokaklarında faytonlar ile güzel bir gezi yapabilirsiniz.
PARA BİRİMİ:
Avrupa Birliğine dahil olan ülkenin para birimi Euro dur. Şehirde buluna döviz ofislerinden yanınızda bulunan para birimlerini çevirebilirsiniz. Ancak tüm para birimleri düşük kurlardan ve komisyon karşılığı bozulmaktadır. Dolayısı ile yanınızda Euro para birimi ile gitmenizi tavsiye ederiz.
SAAT FARKI:
Ülkemiz ile Almanya arasında 1 veya 2 saat fark bulunmaktadır. Bulunduğumuz tarihe göre değişen farkı ülkeye giderken kontrol edebilirsiniz.
ELEKTİRK:
Ülkede 220 volt prizler kullanılmakta ve fişlerimize uygundur. Ancak otel odalarında az sayıda priz olabileceğini düşünerek üçlü priz götürebilirsiniz.
VİZE:
Avrupa Birliği sınırları içerisinde yer alan ülke Shengen vizesine tabidir. Vize koşulları ve gerekli evraklar konusunda mutlaka bir uzmandan destek alabilirsiniz.