Osmanlı İmparatorluğu’nun bir dönem başkentliğini yapmış olan Edirne ülkemizin Trakya yarımadasının en önemli şehirlerindendir. Gerek nüfus gerekse de büyüklük açısından da bölgenin yine en büyük şehirlerindendir. Tarihi ve turistik açıdan da birçok gezilecek yere sahip olan Edirne’yi asıl güzel yapan ise sıcakkanlı ve sempatik Edirne insanlarımızdır. Sıcak, içten ve samimi tavırlarıyla gelen her turisti evinde gibi hissettiren Edirne halkı için bile şehri ziyaret edebilirsiniz.
Edirne üzerinde yaşadığı biline ilk topluluk Odris’lerdir. Traklar’ın soyundan gelen Odrisler Edirne civarına yerleşmişlerdir. Ardından şehri büyütmüşler ve geliştirmeye çalışmışlardır. Şehir üzerinde hakimiyet sürdüğü bilinen ilk imparatorluk ise Aka İmparatorluğu’dur. Şehir Aka İmparatorluğu hakimiyetinden sonra Pers akınlarına uğramıştır. Ahameniş İmparatoru 1. Darius’un emriyle yapılan akınlar sonucunda Edirne Pers hakimiyetine girmiştir. Ahameniş İmparatorluğu döneminde Balkanlar ve Yunanistan’a açılan bir kapı olarak görülen şehir oldukça önemsenmiştir. Çünkü yapılacak diğer seferler için bir köprü göreceği 1.Darius tarafından önceden anlaşılmıştır. Ancak şehir Perslerin hakimiyeti altına girdikten bir süre sonra şehrin yerlileri olan Odrisler tekrar ayaklanma çıkararak Perslerin güçsüz döneminden yararlanıp şehre tekrar hâkim olmuşlardır. Odrisler bir süre bağımsız olarak yaşadıktan sonra Makedon hakimiyeti altına girmişlerdir. Edirne bundan sonraki süreçte ise Roma İmparatorluğu ve son olarak Osmanlı İmparatorluğuna dahil olmuştur. Buradan da anlaşılacağı üzere Edirne üzerinde birçok imparatorluk hakimiyet kurmuştur. Bu imparatorlukların yapmış olduğu eserlerin birçoğu ise hala varlığı korumaktadır.
Edirne’de gezilecek yerler arasında; Selimiye Cami, Enez Kalesi, Meriç Köprüsü, Karaağaç Tren Garı, Üç Şerefeli Cami, Rüstempaşa Kervansarayı, Edirne Büyük Sinagog ve Hıdırlık Tabyası gelmektedir. Tüm bur yerleri Antalya Hareketli İstanbul Edirne turumuzda rehberimiz eşliğinde gezebilirisiniz.
Gezilecek Yerler:
Selimiye Camii Osmanlı İmparatorluğu ve dünyanın en iyi mimarlarından kabul edilen meşhur mimarımız Mimar Sinan tarafından 80 yaşında “Ustalık Eserim” denilerek yapılmış bir camidir. Mimar Sinan’ın Osmanlı’ya kattığı onlarca eserden sonra hayatının son dönemlerinde yaptığı ve mimari anlamda kusursuz olarak kabul edilen bu camiyi detaylıca gezmelisiniz. Cami 1569-1575 yılları arasında 2. Selim’in emriyle yaptırılmıştır. Cami kesme taş malzemeden 4 minareli planlanarak yapılmıştır. İçerisinde birçok ince taş işçiliği, çini eserleri bulunmaktadır. Mimar Sinan Selimiye Cami’sini planlarken özel bir ses yayma sistemi kullanmıştır. Bu sayede camide ses her noktaya eşit şekilde ulaşmaktadır. Oldukça özel ve Unesco Dünya Mirası listesinde bulunan bu cami gezilmesi ve görülmesi gereken başlıca yerler arasındadır.
Enez Kalesi Bizans öncesi dönemde yapılmış olan bir kaledir. Düşman akınlarına karşı korunmak amacıyla korunma amaçlı yapıldığı tahmin edilen bu kale farklı dönemlerde birçok tamirat ve restorasyondan geçmiştir. Dış kısmındaki surların yer yer 20-25 metrelere kadar ulaştığı kale Enez’in simgelerindendir.
Meriç Köprüsü yine Edirne’nin simgeleri arasındadır. Sultan Abdülmecid yapım emri verilen bu köprünün yapımına 1847 yılında başlanmış ve 1847 yılında tamamlanmıştır. Köprünün toplam uzunluğu 263 metredir. 1800’lü yıllar için bu uzunluk gerçekten önemli bir rakamdır. Mimari ve tasarımın üst düzey örneklerinden olan Meriç Köprüsü toplamda 13 ayak üzerinde yükselmektedir. Dönemin önemli mimarlarından olan Sedefkar Mehmed Ağa tarafından yapılan bu köprü Edirne’nin Karaağaç ilçesinde bulunmaktadır. Köprünün hemen yanı başında bulunan kafelerde bir çay veya kahve içerek Meriç nehrinin insana huzur veren akışını izleyebilirsiniz.
Karaağaç Tren Garı; Sultan 2. Abdülhamid döneminde yaptırılmış bir yapıdır. Yapının mimarı dönemin önemli mimarlarından olan Mimar Kemaleddin Bey’dir. Mimar Kemaleddin Bey aynı zamanda Laleli Tayyare Apartmanları, Ankara Palas, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Binası’nı da tasarlamış olan mimarımızdır. Neoklasik üslupta tasarlanan ve bu akımın önemli eserlerinden olan Karaağaç Tren Garı’nın inşası aslında 1873 yılında başlamıştır. İlk binanın ardından ikinci binanın yapımı ise 1930 yılında gerçekleştirilmiştir. İstasyon 1970’li yılların ardından fonksiyonunu yavaş yavaş kaybetmeye başlamış ve sonunda işlevsiz hale gelmiştir. Daha sonraki süreçlerde farklı alanlarda hizmet vermeye devam etmiş ve sonunda Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar fakültesi olarak 2017 yılından beri hizmet vermeye başlamıştır.
Üç Şerefeli Cami Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma önemli camilerimizdendir. 2. Murad tarafından yaptırılmış olan caminin mimarı Müslihiddin Ağa’dır. Cami aslında dört minarelidir. Ancak en yüksek şerefeli olan 3. Şerefenin bu özelliği nedeniyle camiye Üç Şerefeli Cami ismi verilmiştir. Klasik Osmanlı mimarisinin örneklerinden olan cami Edirne merkezinde bulunmaktadır.
Rüstempaşa Kervansarayı Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli sadrazamlarından ve aynı zamanda Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı olan Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Yapının mimarı Mimar Sinan’dır. Klasik Osmanlı mimarisinin önemli örneklerinden birisi olan Rüstempaşa Kervansarayı tüccar ve kervanların konaklaması ve ticari amaçlı hizmet vermesi amacıyla yaptırılmıştır. Kesme taş malzemeden yapılan cami Edirne merkezinde bulunmaktadır.
Edirne Büyük Sinagog şehir merkezinde bulunan ve Yahudi nüfusu açısından önemli bir sinagogdur. Asıl sinagogun 1905 yılında çıkan yangında yanmasının ardından 1907 yılında yapının tamamlanması ile birlikte ibadete açılmıştır. Avrupa ve Balkanların en büyük sinagoglarından bir tanesi olan Edirne Büyük Sinagogu görmek istiyorsanız pazartesi günleri hariç her gün ziyaret edebilirsiniz.
Hıdırlık Tabyası 1829 yılında Rus işgaline karşı yapımına başlanan bir tabyadır. İçerisinde hendekler, topçu bataryaları, konaklama odaları gibi bölümlerin bulunduğu bu yapı birçok kez restorasyondan geçmiş ve günümüze ulaşmıştır. Hıdırlık Tabyası toplamda 1800 metrelik çevre uzunluğu ile ülkemizde yapılmış en büyük tabyalardan bir tanesidir. Rus işgaline karşı verilmiş mücadelenin izlerini hala üzerinde taşıyan bu tabyayı ziyaret etmenizi mutlaka tavsiye ederiz.
Yeme İçme:
Edirne’nin meşhur lezzetleri deyince aklımıza ilk gelenler Tava Ciğeri, Ciğer Sarma, Elbasan Tava, Cevizli Oturma’dır. Tava Ciğeri Edirne bölgesinin hayvanlarından elde edilmiş ciğerin yaprak yaprak doğranması ve sonra una batırılarak tavada kızartılması ile yapılmaktadır. Oldukça lezzetli olan bu yemek ciğer sevmeyenleri bile etkileyebilecek türde bir yemektir. Ciğer sarma ise Edirne’nin bir diğer meşhur ciğer yemeğidir. Ciğer, baharat, pirinç ile hazırlanan bir iç pilavın kuzu gömleğine sarılması ile yapılan bu lezzet yine sizleri kendine hayran bırakacaktır
Edirne’nin ciğer yemeklerinden sonra en meşhur tatları arasında ise Elbasan Tava ve Cevizli Oturtma gelmektedir. Elbasan tava et, baharat ve sebzelerin bir tepsiye konulması ardından üzerine beşamel sos ve peynir konularak pişirilmektedir. Lazanya ile benzerlik gösteren bu lezzete özellikle lazanya sevenlerin bayılacağına eminiz. Son olarak bu lezzetleri tattıktan sonra Cevizli oturtma tatlısı ile finali yapmanızı tavsiye ederiz. Oldukça hafif ama bir o kadar da lezzetli olan Cevizli oturtma tatlısı kendine özgü tadıyla damağınızdan tadı hiç gitmeyecek bir lezzettir. Tüm bu lezzetleri Antalya çıkışlı İstanbul Edirne turumuzda tadabilirsiniz.
Gece Hayatı:
Edirne gece hayatı konusunda gelişmiş bir şehirdir. Şehirdeki bar, türkü bar, disko, gece kulübü gibi mekanlar her türlü eğlence türüne uygun konsept sunmaktadır. Şehirde her daim konserler düzenlenmektedir. Özellikle yılın belli dönemlerinde Edirne’nin aynı zamanda bir öğrenci şehri olmasından kaynaklı olarak gençlik festivalleri ve büyük konserler yapılır. Siz de bu konser veya festivallerden birine denk gelirseniz kaçırmamanızı tavsiye ederiz. Bunların dışında Edirne’nin gece hayatı oldukça sakindir. Gece Edirne çarşısında dolaşmanızı, ya da Meriç nehri kıyısında bir yürüyüş yapmanızı da öneririz.
Hava Durumu:
Edirne’nin yıllık ortalama sıcaklığı 13,4 derecedir. Kış ayları soğuk ve yağışlı, yaz ayları ise sıcak geçmektedir. Kış aylarında bazı lokasyonlarda hava merkeze göre çok daha soğuk olabilir. Bu nedenle eğer kış ayında Edirne’ye gidecekseniz yanınızda mutlaka kalın giysiler getirmelisiniz. Yaz ayları için ise bol sayıda t-shirt ve benzeri kıyafetleri yanınıza almanız faydalı olacaktır. Ayrıca Edirne’de mevsim geçişleri ve bahar aylarında da hava durumuna dikkat etmenizde fayda var. Çünkü bazı günlerde hava oldukça soğuk olabiliyor. Bu nedenle yanınızda yine rüzgarlık ve yağmurluk getirmenizi tavsiye ederiz.