Ege’nin İncisi İzmir tarihiyle, konumuyla, Ege Denizi ile olan bağıyla, coğrafyasıyla, insanıyla kısacası her şeyiyle ülkemizin en güzel şehirlerindendir. Tarih boyunca birçok imparatorluğa ev sahipliği yapmış olan İzmir bugün gerek merkezinde gerekse de şehir genelinde geçmişin mirasını bizlere aktarmaya devam etmektedir.

İzmir tarih birçok medeniyetin beşiği olmuştur. Günümüz İzmir’i bugünkü Bayraklı olarak bilinen bölgede kurulmuştur. Kuruluş tarihi M.Ö. 3000’li yıllara dayanmaktadır. Ancak son yapılan araştırmalara göre bu tarihin çok daha eski dönemlere dayandığı ortaya çıkmaktadır. İzmir’de ilk yerleşimi Lelegler adı verilen bir topluluk kurmuştur. Kent üzerinde Lelegler sonrasına İyonyalılar, Frigyalılar, Lidyalılar, Persler ve Romalılar yaşamıştır. Diğer Anadolu şehirlerinin kuruluş ve yıkılış dönemleriyle paralellik gösteren bu değişimler sonrasında İzmir Emevi Devleti tarafından ele geçirilmiştir. Emevi Devleti sonrasında stratejik konumu ve gelişmiş ticareti nedeniyle birçok akına uğrayan şehir 1426 yılında Osmanlı İmparatorluğu’na dahil olmuştur. Bu döneminde şehir tekrar canlanmıştır. Aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu döneminde şehir ticaret merkezi unvanını artırarak devam ettirmiştir. Bu sayede birçok ülkeden farklı etnik yapılardaki insanlara ev sahipliği yapmıştır. İzmir günümüzde de bu işlevini tarihi, turistik, coğrafi güzellikleriyle perçinlemekte ve her yıl yerli yabancı milyonlarca turisti kendisine çekmektedir.

İzmir’de gezilecek yerler arasında; İzmir Saat Kulesi, Konak Pier, Tarihi Asansör, Atatürk Anıtı, Agora, Bergama Antik Kenti, Efes Antik Kenti, Kadifekale, Kordon, Dario Moreno Sokağı’dır. Tüm bur yerleri Antalya Hareketli Urla İzmir turumuzda rehberimiz eşliğinde gezebilirisiniz. 

Gezilecek Yerler:

İzmir Saat Kulesi Padişah 2. Abdülhamid’in tahta çıkışının 25. Yılı vesilesiyle inşa ettirilmiş bir yapıdır. Kulenin mimarı Raymond Charles Pere’dir. Saat Kulesinin yapımı 1901 yılında tamamlanmıştır. Sekizgen yapıda inşa ettirişmiş olan yapı Endülüs-Afrika ve Osmanlı mimarisi izlerini taşımaktadır. Saat Kulesinin saati Alman İmparatoru 2. Wilhelm tarafından hediye edilmiştir. Kule belirli dönemlerde hasar görmüş ve tekrar onarılarak günümüze kadar ulaşmıştır. İzmir için bir sembol olan Saat Kulesi ziyaretiniz sırasında görmeden dönülmemesi gereken eserlerden biridir.

Konak Pier ünlü mimar Gustave Eiffel tarafından tasarlanmıştır. Eiffel aynı zamanda dünyaca ünlü Eiffel Kulesinin de mimarıdır. Konak Pier 1867 yılında gümrük olarak kullanılması amacıyla yapılmış ve Uzun bir süre boyunca bu işlevini sürdürmüştür. Ancak 1950’li yılların ikinci yarısında gerek yapı olarak gerekse yeterlilik anlamında bu işlevini yürütemeyecek duruma gelmiştir. Sonrasında bir süre atıl kalan yapı daha sonraki süreçlerde yenilenmiş ve günümüzdeki haline kavuşmuştur.

Tarihi Asansör aslında iki caddeyi birbirine bağlamak için kullanılan bir asansördür. Ve ilk yapılış amacı da Nihat Bey ile Mithatpaşa caddeleri arasında bulunan yükselti farkından dolayı yapılan 155 merdivenlik yolu insanların oldukça zor çıkmasıdır. Bu nedenle inşa edilmiş olan Tarihi asansörde iki adet asansör bulunmaktadır. 1907 yılında yapıldıktan sonra farklı amaçlarla da kullanılan Tarihi Asansör üç katlı bir yapı içerisinde bulunmaktadır. Oldukça güzel bir manzaraya sahip olan Tarihi Asansörü görmeye gittiğinizde eşsiz manzarayı bir içecek eşliğinde izleyebilirsiniz. Ayrıca hemen yanı başında bulunan Dario Moreno sokağını da gezmeyi unutmayın. Ünlü sanatçı ve İzmir aşığı Dario Moreno’nun adının verildiği bu sokak küçük Rum evleriyle sizin de içinizi ısıtacak.

1932 yılında Millî Mücadelemizi temsile adanan Atatürk Anıtı Pietro Canonica tarafından yapılmıştır. Anıt Mustafa Kemal Atatürk’ün milli mücadelemiz esnasında atının sırtındayken verdiği “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, İleri” emrini verdiği andan etkilenilerek tasarlanmış ve yapılmıştır. Bu anı sanki bugün yaşanmışçasına aktaran heykeli gördüğünüzde sizde en az bizim kadar etkileneceksiniz.

Agora ve Kadifekale birbirine oldukça yakın mesafede bulunan tarihi mekanlardır.  Agora’nın M.Ö. 4.yüzyıl civarında yapıldığı tahmin edilmektedir. Bir nevi şehir merkezi de diyebileceğimiz bu alanlarda genellikle devlet işleri ve ticari faaliyetler yürütülürdü. İzmir Agora’da yine bu özellikleri taşımaktadır. Büyükçe caddeler, irili ufaklı meydanlar, bazilikalar ve çeşitli yapılardan oluşan Agora oldukça iyi korunmuştur. Agora’ya yakın mesafede bulunan Kadifekale ise İzmir’in sembol yapılarındandır. İlginç ismiyle de dikkat çeken bu yapı savunma amaçlı kullanılmış bir kaledir. Kadifekale’nin de Agora gibi M.Ö. 4. Yüzyıl civarlarında yapıldığı tahmin edilmektedir. 5 kulesi ve günümüze kadar ulaşan surlarıyla ziyaretçilerini selamlayan bu kale ve Agora için yarım gününüzü ayırmanız yeterli olacaktır.

Bergama ya da eski ismiyle Pergamon Antik kentinin tarihi yapılan çalışmalara göre M.Ö. 4. Yüzyıla dayanmaktadır. Dönemin önemli yerleşim merkezleri arasında bulunan Bergama Antik Kenti Büyük İskender’in komutanlarından Philyteros tarafından kurulmuştur. Şehir oldukça dik ve ele geçirilmesi zor bir alanda kurulmuştur. Antik şehir içerisinde tiyatrolar, Athena Tapınağı, Zeus Tapınağı, Trajan Tapınağı, nekropol gibi alanlar bulunmaktadır. Bergama Antik Kenti Unesco Geçici Kültür Mirası listesinde bulunan eşsiz antik kentlerimizdendir. İzmir geziniz sırasında mutlaka görmeniz gereken bir yer olan Bergama Antik Kenti her gün saat 08.30 ile 17.30 saatleri arasında ziyaretçilere açıktır.

Şehirde görmeniz gereken bir diğer antik kent ise ülkemizin ve İzmir'in en çok ziyaret edilen bir başka tarihi noktası Efes Antik kentidir. Efes Antik Kenti üzerindeki çoğu yapı henüz inşa edilmeden önce bile bir merkez görevi görmüştür. Şehir oldukça yoğun bir nüfusa sahip olmuştur. Şehrin tarihinin M.Ö. 7000’li yıllara kadar gittiği tahmin edilmektedir. Gerek ticari gerekse de bürokratik işlerin yürütüldüğü, aynı zamanda halkın da zaman geçirdiği bu antik kent birçok devlete başkentlik yapmıştır. Efes Antik Kenti deyince ilk akla gelen Celcus Kütüphanesi’dir. Kısa bir yürüyüşten sonra sütunlu ve iki katlı yüksek yapısıyla sizleri karşılayacak olan bu yapı dönemin önemli mimari örneklerinden bir tanesidir. Şehir içerisinde ayrıca tiyatrolar, Hadrian Kapısı, Hadrian Tapınağı, Hestia Tapınağı gibi birçok önemli alan bulunmaktadır. Haftanın her günü açık olan Efes Antik Kenti’ni 08.30 ile 18.00 saatleri arasında gezebilirsiniz. 

Kordon İzmir’in Konak ilçesinde bulunmaktadır. Sahil şeridindeki bölge bu isimle anılmaktadır. Önemli özelliklerinden bir tanesi yer döşemelerinin siyah beyaz taşlardan yapılmış olmasıdır. Kordon’da yürüyüş yapabilir, bir kafede veya restoranda oturarak yemek yiyebilir ve eşsiz Ege Denizi manzarasını izleyebilirsiniz.

Yeme-İçme:

İzmir’in meşhur lezzetleri arasında Boyoz, İzmir Köfte, Lokma, Kumru gelmektedir. Boyoz İzmirlilerin vazgeçemediği ve genellikle kahvaltıda tercih ettikleri bir lezzettir. Bir tür unlu atıştırmalık olan Boyoz genellikle açma ile karıştırılmaktadır. Yapımı itibariyle belirgin farkların olduğu Boyoz’u gezinize başlamadan önce bir İzmir kahvaltısı yapmak için tercih edebilirsiniz. İzmir Köfte yemeği biber, domates, patates ve baharatların karışımı ile yapılan bir lezzettir. Özellikle esnaf lokantalarında oldukça başarılı örneklerini bulabileceğiniz bu yemeği tatmanızı kesinlikle öneririz.

Lokma yapımı itibariyle oldukça hızlı ve pratik bir İzmir lezzetidir. Özel bir hamurun kızdırılmış şerbetli bir yağa atılmasıyla elde edilen ve İzmir’de ayaküstü yenebilecek lezzetlerden olan bu tatlıyı güzel bir yemek sonrası tercih edebilirsiniz.

İzmir’in bir diğer lezzeti olan kumru ise sosis, kaşar, turşu gibi malzemelerin sizin isteğinize göre dilimlenmiş büyükçe bir sandviç ekmeğinin içine konulmasıyla yapılmaktadır. Kumruda asıl önemli olan malzemenin kalitesi ve doğallığıdır. İzmir’de kumruyu daha doğal ve taze malzemelerden yapan birçok usta bulunmaktadır. Sizde bu restoranlardan birinde kumru yediğinizde gerçek kumrunun ne kadar güzel bir yemek olduğunu anlayacaksınız.Tüm bu lezzetleri Antalya çıkışlı Urla İzmir turumuzda tadabilirsiniz.

Gece Hayatı:

İzmir gece hayatı konusunda ülkemizin en aktif şehirlerindendir. Gerek merkez gerekse de ilçelerde birçok gece kulübü, bar ve disko bulunmaktadır. Ayrıca Kordon ve sahil hattı boyunca uzanan restoran veya kafelerde güzel bir yemek yiyebilir veya soğuk bir içecek içerek manzarayı seyredebilirsiniz. Sahil şeridinde yürüyüş yolunda veya İzmir çarşısında dolaşabilirsiniz. Bunların dışında İzmir kültürel aktivite açısından oldukça yoğun bir şehirdir. Yılın her ayı birçok tiyatro, konser ve festival düzenlenmektedir. Oldukça renkli olan bu etkinliklerden birini akşamınızı güzel geçirmek için tercih edebilirsiniz.

Hava Durumu:

İzmir ortalama yıllık sıcaklığı 14-18 derece civarlarında bulunmaktadır. İzmir genel anlamda ılıman bir şehirdir. Kış ayları diğer illerimize göre daha ılıman geçmektedir. Ama bu durum sizi yanıltmasın, İzmir’e kış ayında giderseniz mutlaka yanınıza kalın giysiler almalısınız. Yaz aylarında ise bolca t-shirt ve benzeri giysi almanızı tavsiye ederiz. Çünkü İzmir’de yaz ayları bazı dönemlerde oldukça sıcak olabilmektedir. Bahar aylarında ise yanınızda mutlaka bir rüzgarlık veya yağmurluk bulunmalıdır. İzmir’de özellikle bahar aylarında sahil rüzgârlı veya yağışlı olabiliyor. Bu nedenle bir yağmurluk veya rüzgarlık getirmeniz sizi bundan koruyacaktır.